AŞK İçin …
Varoluş çok geniş ve bu genişlik içinde de Yaratıcı’nın türlü türlü planları ve yasaları var. İnsan olarak hepsinin hikmetini anlamamız bana göre mümkün değil. Sadece Allah’ın izin verdiği kadarını anlayabiliriz.
15 Aralık’ta gerçekleşen 2024 yılının son dolunayı öncesi yaptığım bir ruhsal bağlantıda aldığım bilgi beni çok şaşırtmıştı. Daha sonra o bilgiyi içsel olarak işlemeye başlayınca bilginin mantığa da çok uygun olduğunu fark edip, aklımı şok halinden çıkarabildim.
Bu mesajdan size aktaracağım kısım şöyle;
Varoluştaki her şey tekâmül ediyor. Tekâmülsüz varlıklar da kendi zamanı gelince tekâmül etmeye başlıyor. Bu tekâmülde kendini birliğe adamış varlıklar kendi bulundukları frekansın daha altında olan madde ya da enerji bedenli varlığın tekâmülü için hizmet ederler. Bu hizmet esnasında hem kendilerini hem de hizmet ettikleri yaratılmışları korumak adına tekâmülsüz planda bulunan zorunluluklara uyarlar. Bu uymalarının nedeni kendilerine ya da destek oldukları varlığa herhangi bir tekâmülsüz varlık ya da enerji tarafından saldırı gerçekleşmesin.
Alma – Verme Dengesinin Tekâmülsüz Plandaki Yeri
Tekâmülsüz plandaki deneyimler zamanı gelince ortaya çıkıyor. Tekâmülsüz planda olan alma – verme dengesinin önemini de bu yaptığım bağlantıda zihnen idrak ettim. Tekâmülsüz plandaki varlıklar ya da insanlar kendilerinin bir çıkarı olmadığı sürece kesinlikle eyleme geçmiyorlarmış.
Biyolojik ya da ruhsal DNA’nızdaki herhangi bir gen programında aktif ya da pasif olarak bulunan bir tekâmülsüz parça varsa ve bu parçayı arındıracak insanda, meleksi boyutta olmayan bir varlıkta tekâmülsüz parça ya da öğreti ile bir akdi varsa o parçayı arındırmak için mutlaka şifa talep eden insandan para ya da enerjisel bir alan alma zorunluluğu var. Bu zorunluluk da yukarıda belirttiğim durumdan kaynaklanıyor.
Bu alma – verme alanı ilahi olarak o insanın korunmasına hizmet ediyor olsa da şifa talep eden insandan alınmış maddi ya da manevi herhangi bir alan bağlı olunan tekâmülsüz plandaki varlıkların istediği şekilde dönüştürülüp kullanılabilir.
Verilen Madde ya da Alanı Korumaya Almak
Eskiden verilmiş alanların korunmasını yazmam ilahi olarak uygun olmadığından, bundan sonra başkalarından alacağınız şifa çalışmaları öncesi şu niyeti yaparak maddi ve manevi sizinle bağı olanları korumaya alıp, sizden çıkan enerji izini de ilahi olarak saf tutmuş olursunuz.
“Şu an bu şifa alanına dahil olmuş tüm yaratılmışların maddi ya da manevi benden alacakları her şeyi sadece AŞKa Saf AŞKla hizmet etmesi koşuluyla İlahi Yasalara göre herkesin Yaratıcı katındaki hak edişince veriyorum. Kul olmamış bu şifa alanında olan hiçbir yaratığın benim himayemde olan Allah’ın razı gelmediği maddi ya da manevi hiçbir şeyi ve enerjisel izini almasına ya da çalmasına rızam yok. Akıl edemediğim için eksik bıraktığım maddi ve manevi alanlarımın hak ettiğim koruması için de Allah’tan yardım istiyorum.”
Alınan Madde ya da Alanı Korumaya Almak
Siz başkalarına şifa çalışması yapıyorsanız, siz de hem kendinizin hem de şifa yaptığınız insanın maddi ya da manevi alanını korumaya almanız AŞKa hizmet eder. Dilerseniz şifa çalışması yapacak insana da yukarıdaki niyeti iletebilirsiniz.
“Allah’ın razı geldiği şekilde açtığım şifa alanında benim her şeyim ya da bu şifa alanına İlahi Yasalara göre Allah’ın izni ile davet ettiğim her varlığın şifa süresince İlahi Yasalara göre alma zorunluluğumuz olan maddi ve manevi her şeyi Allah’ın her birimize rıza gösterdiği adaletle AŞKa Saf AŞKla hizmet etmesi koşulu ile İlahi Yasalara uygun olarak alıyorum. Kendi alanımı ve alandaki herkesin ve her şeyin alanını Allah’ın himayesine teslim ediyorum. Kul olmamış Allah’ın rızası olmayan hiçbir yaratığın alandan herhangi bir şeyi almasına ya da çalmasına rızam yok. Akıl edemediğim için eksik bıraktığım şifa etkileşim alanındaki tüm yaratılmışların maddi ve manevi alanların hak edilen koruması için de Allah’tan yardım istiyorum.”
Alma – Verme Dengesine Tabi Olmadan Şifalanmak
Bu alanın hak ediş alanı tabi ki benim bileceğim bir konu değil. Hak edişi Allah bilir. Sadece hak edenler için bu bölümü yazıyorum.
İlk olarak daha önceden alma – verme alanını henüz sevgi dengesine getirmediğiniz konular varsa, o alanın dengelenmesi için Evrensel Alma Verme Dengesi Sevgi Meditasyonunu yapabilirsiniz.
Alma – verme dengesine girmeden kendi kendine şifalanma:
- Dua edip Allah’tan şifa istemek.
- Allah’ın izni ile meleksi boyut varlıkları ile şifa çalışması yapmak.
- Allah’ın izni ile AŞK boyutundan bir varlık ya da varlık grupları ile çalışmak.
Bir başka insandan şifa çalışması aldığınızda maddi ya da manevi bir alışverişe giriliyor. Bu bölümü yazmaya başlarken, bir başka insandan şifa çalışması alındığında da bunun olma ihtimali bana var gibi geldi. Ancak yazarken başıma ağrı girince bir şeyi eksik bıraktığımı anladım. Ne olduğuna enerjisel düzeyde baktığımda bu paragrafın eksik olduğunu fark ettim. Başka bir insandan şifa aldığınızda o insana maddi ya da manevi bir ödeme yapmanız gerekliliği de şundan kaynaklanıyor. O insan size şifa çalışması yaparken hayatının uzun ya da kısa zamanını size ayırıyor. Bu zaman alanını paylaşması gereken ailesi ya da bakmakla sorumlu olduğu hayvana bitkiye hizmet edemediğinden bu hizmet alanındakilerde olan direkt ya da dolaylı tekâmülsüz etkileşimin size ve ona zarar vermemesi için oluyor.
Burada vermeden kastım, illa para verilmesi değil. Size şifa yapan insan için dua etmek, ona sevgi ya da ışık vermek, onun adına bir hayır yapmak gibi manevi bir alan da olabilir. Bu alandan size şifa yapanın razı olması gerekir.
Bu alan açığa çıktıktan sonra yaptığım Başmelek Uriel’le Dolunay Şifası Meditasyonun sonunda benim yazılarımla ve meditasyonlarımla açtığım şifa alanında koşulu olduğunu ifade etmiştim. Benim koşulum, insanların Dünya’ya ve doğaya zarar vermemesi. Bu koşulun nefsani olarak bana hizmet etmeyip, bire hizmet ettiğini de yazı yazarken öğrenip, rahatlamış oldum.
Yaşamınız içinde ne kadar çok biz bilincinde eylemde olursanız, koşulsuz ulaşmanız gereken kapılar da size dünyasal ya da ruhsal boyutta açılacaktır. Biz bilincini kendi içinizde netleştirmek için dilerseniz Ben Bilinci ve Biz Bilinci videosunu izleyebilirsiniz.
18.12.2024