Evrenle Bağımız Bilinç

Biyolojik olarak sınıflandırmada primatlar içerisinde en büyük beyin hacmine insan sahip. Yaratıcı’nın insanı bu şekilde yaratmasının bir sebebi var. Tekamül yani ruhsal yükselişi ancak bilincimizi devreye aldığımız zaman gerçekleştirebilecek olmamız.

Bilinç tek yönlü gelişemiyor. Bilincin gelişebilmesi için ilim, bilim, din ve spititüellik alanındaki bilgileri ya dışsal öğrenmemiz ya da içsel ortaya çıkarmamız (tezahür ettirmemiz) gerekiyor. Öğrenmek ya da tezahür ettirmek her ikisi de zaman ve emek gerektiriyor.

Dünyada geri dönüşü olmayan olgulardan biri de zaman. Yaşam süresi insanlık için ne kadar uzamış olsa da hala sonlu bir zaman döngüsündeyiz. Bu zaman döngüsünü eğlenceli ve verimli kullanmayı artık öğrenmemiz gerekiyor.

Yaşayan insanların bilinci ile kendi bilincimizi kıyaslamak yerine; kendi var olan potansiyelimizi en verimli şekilde kullanıp kullanmadığımıza bakmamız gerekiyor. Geçmişte okuduğumuz ya da okuyamadığımız okula odaklanmak yerine şu an ne yapabiliriz ona bakmamız gerekiyor. Diplomalar sadece sınavlardan geçmiş olduğumuzu gösteriyor. O bilgilere gerçekten vakıf olup olmadığımızı göstermiyor. Onun için sahip olduğumuz ya da olamadığımız diplomalar önemli değil. Önemli olan ne kadar bilinçliyiz.

Üç kelimelik bir cümle de olsa okuduğumuz o bilgiyi gerçekten anlıyor muyuz? Bu cümle bizim yaşamımızda nerede kullanılabilir. Hayat durmaksızın devam eden bir yolculuk. Bu yolculukta yanımıza almamız gerekenleri iyi seçmeliyiz. Zamanımızı verimli kullanmalıyız. İzlediğimiz film, oyun, program, video; okuduğumuz kitap, dergi, makale, not; dinlediğimiz müzik, radyo, ses kaydı; oynadığımız sanal ve diğer oyunlar bizim yaşamımızda hangi alanımızı nasıl besliyor.

Farkında olalım, yaptığımız öğrenme faaliyetleri alışkanlığa dönmesin. Alışkanlığa dönen eylemler gerçekte ne keyif verir ne doyum sağlar.

Biz birbirimizi bulduysak bir şekilde yollarımızın kesişmesinin kıyısında köşesinde sosyal medya vardır. Bu sosyal medyada takip ettiğiniz sayfalar hesaplar, listelerinizde ekli olan kişiler gerçekten sizin gelişiminize aracılık ediyor mu? Yıl başında sayfa ve gruplarınızı kontrol edin ve size gerçekten bu zamana kadar kazanım gerçekleştirmemiş herşeyi sosyal medya hesaplarınızdan temizleyin. Okumadığınız e-mail listelerinden çıkın. Zamanınız çok değerli. Giden zaman dönmeyecek.

Bilinç seviyemiz yükselmediği sürece sahip olduğumuz yüksek ya da normal IQ seviyesi bize bir katkı sağlamayacak. Var oluşta kazandığımız üniversite, aldığımız diplomanı notu önemli değil Önemli olan ruhsal olarak ne mertebeye eriştiğimiz. Ruhsal mertebeye erişebilmemiz için de bilinç seviyemizin artması gerekiyor.

Bilinçle ilgili güzel olan bir kolaylık var. Siz kendinize bilinç için zaman harcayıp emek verdiğinizde ulaşmanız gereken merdivenleri adım adım çıkmanıza gerek yok. Temeli sağlamlaştırdığınızda kuantum bilinç sıçraması yaşayıp bu yaşam süresinde emeklerinizin karşılığını alıyorsunuz.

Kuantum Sıçrama Yapabilme Yolları

Temelin sağlam olması için bilgileri ezberlememek.
Bilgiyi öğrenme aşamasında öğrenme odağında olup sorgulayıcı bir şekilde öğrenmeye başlamak.
Öğrenilen bilgiyi analiz etmek.
Yeni bilgiyi eski öğrenilen bilgilerle sentezlemek.
Kamil insan/erdemli insan olma yolculuğunda bilginin araçlardan biri olduğunu bilmek.
Tek yönlü öğrenmemek.
Akıl süzgecinden geçirip, kalp sezgisi ile bilgiyi özümsemek.
Bilgiyi zamanında geldiğinde bırakmak.
Evrensel zekanın insan zekasından her zaman üstün olduğunu hatırlamak.
Her zaman bilginin bir üst açılımının olduğunu ve bilginin hedef olmadığını kabullenmek.
Yaratılışın her şeyine tamamen hakim olma yanılsamasından kurtulmak.

Evrensel insan olabilmek için bilinçlenmemiz gerekiyor. Sahip olduğumuz beyin ve zeka bize boşu boşuna verilmedi. Bilgiye çoğumuz kolay bir şekilde ulaşıyoruz. Bu fırsatı iyi değerlendirelim. Haydi, bilincin harikalar dünyasında neşeli yolculuğa çıkalım.

11.01.2019

Spiritüel Rehber Yasemin Derya Metin